Tarihin tozlu raflarında
unutulmuş anılarımızı tekrar coşkulu bir şekilde canlandırmak üzere hazırlamış
olduğum bir bilimkurgu hikâyesi.
Malazgirt zaferinin üzerinden
65 yıl sonra
Bugün Şırnak iline bağlı Cizre
ilçesi tarihte büyük bir dehanın ortaya çıkmasına ev sahipliği yapmıştır,
İsmail Ebu'l-iz El- Rezzaz El- Cezeri kısaca Ebu'l- iz adlı bilim adamı ilk
otomatları tasarlayan kişiler arasındadır, öyle ki onun yaptığı bazı aletlerin
19 ve 20. Yüzyılda ancak yapılabildiği söylenmektedir.
Ebu'l-iz çocukluğundan beri
mekanik aletlere ilgi duyan birisiydi, o dönemlerde çocuklar ve gençler
arasında bir hayal vardı büyüdüğünde Atina, Hindistan ve çeşitli antik
şehirlere gidip oradaki yerli dili öğrenip, antik eserleri kendi dillerine
çevirmek ve bu çeviriden de para kazanmaktı, çünkü dönemin Kralları yabancı
dilden çevrilen her bir eser için çevirmenlere yüklü miktarda para ödüyordu bu
söylediğim gerçektir isterseniz bir araştırın.
Medresede eğitim gördükten sonra,
bu alanda çalışmalar yapılan eserleri incelemeye başlayıp antik Yunan ve Hint
metinlerini okudu bu kitaplarda geçen mekanik aletleri bulunduğu zamana tekrar
uyarladı ve zamanla geliştirerek kendine özgü icatlar ortaya çıkardı.
Günün birinde daha ilginç mekanik
aletleri çözümlemek üzere Atina şehrine yolculuk yaptı. Burada çeşitli
kütüphaneleri gezdi. Birbirinden mükemmel fizik ve mekanik üzerine yazılmış
eserleri okudu ve kendi diline çevirdi. Tabi o zamanın bilim dili Arapça olarak
kabul edildiğinden herkesin ortak anlaması için Arapçaya çevirdi. Ardından
Bergama kütüphanesine geçti, burası Roma komutanı Sezar'ın Mısır kraliçesi
Cleopatra'ya hediye etmiş olduğu antik kütüphanedir.
Ebu'l- İz kütüphanede mekanik ile
ilgili kitapları inceledi, eserler içerisinde, daha önce hiç rastlamadığı bir
makine dikkatini çekmişi, makineye dair bilgiler eksik yazılmış ancak dünya
üzerinde 2 adet yapılmış bir örneğinin olduğunu öğrenmişti.
hiç vakit kaybetmeden bu
örneklerin nerede olabileceğine dair verileri araştırdı, aylarca antik yunan kütüphanelerini
teker teker gezdi, çeşitli eserleri inceledi, bir gün Düzce şehrinde bulunan
antik Hypium şehrinde okuduğu bir eserde bu aletlerin birinin Rodos adasında
diğerinin ise mısır İskenderiye kütüphanesine 3 km mesafede gömülü olduğu
yazmaktaydı, ertesi sabah Akçakoca limanında bindiği gemisi ile risk alarak Korsanların bulunduğu Rodos'a ulaştı, eserde
tarif edilen bölgede bu aleti aradı fakat ne kadar çabalasa da orada asla
bulamadı. Ardından Tunus kıyılarından Memluk devletine bağlı İskenderiye
şehrine geldi, tarif edilen bölgede çeşitli kazı çalışmaları gerçekleştirdi.
Yoğun çabanın ardından nihayet bu aleti bulmanın yanında büyük bir sürpriz ile
karşılaştı aynı zamanda yapım ve kullanımına dair bilgileri elde etti.
Üzerinden 900 yıl geçmiş olmasına
rağmen onu çalıştırmayı başardı. Kitapta yazılan bilgiye göre bu makinenin adı
yıldız kılavuzuydu, ancak neden yapıldığını bir türlü çözememişti.
Yıldız kılavuzundan bir adet daha
yaparak ayrıntılı bir şekilde inceledikten sonra akşam vakti diğer makineler
ile birlikte tekrar Cizre şehrine döndü, sabaha yakın yürütmüş olduğu gözlemler
neticesinde iki adet yıldız keşfetti, ardından denemek için iki yıldız
kılavuzunu bu gök cisimlerine odakladı. 15 dk. sonra gökyüzünden bilinmeyen bir
cisim Cizre'nin güneyine düştü, onu incelemek için koşmuş ve cismin düştüğü
yerde büyük bir çukur açılmıştı, bu çukura doğru dikkatlice indi, karşısında
insansı metal yığını büyük bir varlık buldu. daha önce hayal ettiği otomatlara çok
benziyordu.
Varlık ayağa kalkarak Cezeriye
doğru yöneldi, onunla Yunan dilinde konuşmaya başladı.
Merhaba ben İndra Sirdüzzz ışığın
8 yılda kat ettiği mesafeden geliyorum, siz kimsiniz?
Adım kısaca El-Cezeri bu
gezegende bu bölgede yaşıyorum, çeşitli mekanik aletler üzerinde çalışma
yapıyorum bir gün Bergama da bir eseri incelerken bu makinenin varlığını
keşfettim onu bulmak için çeşitli yolculuklar yaptım ve nihayetinde karşımda
seni buldum.
Sirdüzzz: Bu alet ancak acil
durumlarda aktif edilmesi için vaktiyle siz insanlara teslim edilmişti, fakat
şu an bir tehlike görünmüyor, bir daha bizi acil durumlar dışında rahatsız
etmeyin.
Bunun için üzgünüm ve özür
dilerim sizden bir ricam olacak bana mekanik alanda elde etmiş olduğunuz bazı
teknolojileri paylaşırsanız sevinirim çünkü bu bölgede kuraklık yaşanıyor
birçok insanımız açlıktan ve susuzluktan bölgeyi terk etmek zorunda kaldı. Eğer
yardım ederseniz bu durumdan bizi kurtarmış olursunuz.
Sirdüzzz: Bu konu beni pek
ilgilendiren bir konu değil benim uğraşı alanım değil lakin birkaç mühendisi
size yardımcı olması için göndereceğim.
Teşekkürler.
Mühendis robotlar Cezeri' ye
teknolojik alanda bazı makine yapımlarını öğrettiler. Bu aletler nesiller boyu
insanlık adına adeta hayat kaynağı oldu. Bazıları halen çalışmaktadır, bir gün
Şam şehrine yolunuz düşerse yezit ırmağı kıyılarında bulunmuş 1970lere kadar
bir hastanede kullanılan örneği, keşfetmek için sizleri bekliyor.
Dahası İstanbul Topkapı müzesinde
Cezeriye ait keşfedilmiş birçok eseri inceleyebilirsiniz.”
0 Yorumlar